Heyecan - PerEXP

Heyecan

Heyecan


Heyecan nedir ? Nasıl oluşur ?

(Heyecan nedir?)

LeDoux için heyecan; beynin, herhangi bir uyaranın organizma için ne gibi bir değeri olduğunu anlamasını sağlayan süreçtir.

Peki heyecanı psikolojik ve fiziksel olarak ortaya karışık tanımlamak istersek?
"Duygulanma, organizmada içten ya da çevreden gelen uyarımlara tepki olarak oluşan, çok yönlü fiziksel değişimin bütününün bilincine varılmasıyla ortaya çıkan durum" diyebiliriz.

(Nasıl heyecanlanırız ve heyecanın özellikleri nelerdir?)

Heyecan, belirli dış ve iç uyarıcıların, çok kısa bir sürede insanda fizyolojik canlanma ve gerilim yaratan, insanı psikolojik olarak etkileyen bir durumdur. Zihinsel olarak bir şeyi hayal etmek bile, heyecan hissi oluşturabilir. Heyecanın insanda yarattığı etki kısa sürelidir(Kısa süreli ve yoğun bir duygudur.). Heyecan, geçicidir ve insanların harekete geçme olasılığını arttırır. Heyecanlar insanın yaşam kalitesini arttırır ve hayattaki önceliklerimizi belirlememizde bizlere yardımcı olur. Her insanda aynı oranda heyecan görülmez. Heyecanların açlık, susuzluk, cinsellik gibi biyolojik dürtülerden çok daha güçlü olduğunu söyleyen ilk bilimci Tomkins'dir(Duygulanım teorisini ortaya atan kişidir.). heyecan duygusu aslında zihinseldir fakat tüm vücudu etkiler. Heyecanlar, o anın şartlarına bağlı olarak dikkatimizi neyin üzerinde toplayacağımızı da belirler. Örneğin, ani bir deprem olurken biz bu sırada hala film seyretmeye devam edemeyiz ve dikkatimizi yeni ortaya çıkan uyarana veririz(Yani aslında daha önceki Öfke, Hüzün, Mutluluk, Korku yazılarımdaki gibi heyecan da vücut için gerekli bir savunma mekanizmasıdır. Duygularımız ne tamamen kötü ne de tamamen iyidir. Hepsi kararında insan yaşamının verimliliği için şarttır.).

Heyecan bizim ani karar vermemizi sağlar bu durumdur. Örneğin; yolda üzerimize hızla gelen taşıtı gördüğümüzde durup düşünmek yerine hızlıca oradan uzaklaşmamızı sağlayan heyecanın yarattığı etkidir fakat çok mutlu olduğumuz zamanlarda heyecanın etkisiyle birilerine yapamayacağımız sözler vermek de kötü sonuçların doğmasına sebep olabilir(Heyecanlı bile olsak aklın baştan gitmemesi önemlidir. Aklı her duyguda aktif olarak kullanmak ve buna göre hayat stratejisini belirlemek verimli hayat geçirmenin baş şartıdır.).

(Heyecanın türleri nelerdir?)

Heyecanlar, temel (Birincil) ve ikincil olarak ikiye ayrılır: birincil heyecanlarda kızgınlık, iğrenme, korku, neşe, üzüntü, sevgi, nefret, şaşkınlık gibi duygular yer alır.(Bariz duygulardır.)

İkincil heyecanlar ise utanç, gurur, kıskançlık ve kaygı gibi büyük ölçüde sosyal çevre ve öğrenmeyle kazanılmış duygulardır(Genelde sonradan anlaşılan duygulardır. Bunları önlemek için kişinin yol haritasında bunlara dikkat ederek bir strateji belirlemesi şarttır.). İkincil heyecanlarda beynin frontal(Bilinçli düşünmeden sorumlu bölge) alanlarının rolü büyüktür.

Heyecanın türünü böyle bırakmak yanlış olur çünkü dahası var :).
Heyecanlar ayrıca, olumlu ve olumsuz duygulara sebep olması bakımından da ikiye ayrılabilir. Eğer kişi uyaranlara veya durumlara yaklaşma tepkisi gösteriyorsa olumlu heyecan, uyaranlardan veya durumlardan kaçma-korunma tepkisi (Sempatik sistem: vücudun acil durumlarda enerjisini artırır) gösteriyorsa olumsuz heyecan hissediyor demektir. Bazı durumlarda aynı anda hem olumlu hem de olumsuz heyecan yaşamak mümkündür.(Kaygı gibi diyebiliriz aynı anda yaşanmaya aslında.)

(Heyecanlanırken vücudumuzda neler oluyor?)

Heyecanın insanda yarattığı etkileri şöyle sıralayabiliriz :

1-Düşünme hızında yavaşlama

2-Kalbin hızlı ya da yavaş atması

3-Nefesin kesilmesi

4-Terleme

5-Titreme-ürperme

6-Tükürük salgılamasının yavaşlaması

7-Gözbebeklerinin büyümesi

8-Deri ısısının değişmesi

Bunları anlarken bir yandan da fazla heyecanın da iyi olmadığını söylemek lazım. Fazla heyecan psikolojik sorunlara (Sosyal fobi, panik atak, dikkat eksikliği vb.) neden olmaktadır(genelde annelerde fazla olduğunu fark ettiniz mi?).

(Heyecanlanırken beynimizde neler oluyor?)

Heyecana bağlı olarak, beynin nöral faaliyeti değişir ve salgı bezlerinden hormonlar salgılanır. Böylece bedensel değişiklikler gözlenir. beynin limbik sistem(davranışsal olaylar vb. görevler) ve frontal bölgelerinde(bilinçli düşünmeden sorumlu bölge), heyecanları işlemekten sorumlu nöronlar vardır. otonom sinir sisteminin sempatik(vücut olaylarında hızlandırıcı bir etkiye sahiptir) ve parasempatik(vücut olaylarında yavaşlatıcı etkiye sahiptir) bölümleri organizmanın bilinç dışı faaliyetlerini sürdürür.

Not: Parasempatik sistem sempatik sistemin tamamlayıcısı olarak görülür.

Heyecan yaşamada, limbik sistem(davranışsal olaylar vb. görevler) özellikle amigdala(duyguları çözer) yapısı etkilidir. Prefrontal alan(beynin irade bölümü) ve insula[bilincimizin(algılama,kavrama ,fark etme yetisi) temel taşı] gibi yapılar ise, limbik sistem dışında olan ama heyecan işlemeye katkısı olan beyin bölgeleridir. Bu faaliyetlere, heyecanlanma anındaki değişiklikler de dahildir.

Not: Beynin belli bir düzeni ve senkronizasyonu vardır , bir görevi birden çok organ veya doku yapabilir.

+Bu yazı yazılırken toplamda 1-1.30 saat aralığında bir zaman harcanmıştır. Umarım hayatımdan deneyimlerimi kattığım ve aynı zamanda birkaç kaynaktan da faydalanarak ortaya çıkmış bu yazıyı beğenmişsinizdir. Teşekkürler!+

kaynaklar:
Fikirlerinizi yorum yazarak belirtin :D